Amerikalı fotoğrafçı Phillip Toledano'yu Days with My Father'dan hatırlıyoruz.
Bugün İzler ve Oyuncular adlı iki farklı projesine yer veriyorum. İzler'le ilgili
bir açıklama yapmaya gerek yok gibi, fotoğraflar kendi adlarına bolca konuşuyor.
Çorap, yüzük, sütyen ve saat izlerinin bu şekilde görselleştirilmesi çok etkileyici
geldi bana. Oyuncular ise Toledano'nun, bilindik portrelerin insanların gizli duygularını
ve dış dünyadan sakladıkları özelliklerini asla yansıtmadığı düşüncesinden doğmuş.
İnsanların kişiliklerinin onlar farkına varmadan yüzlerinde ayna gibi belirmesinin ve
o anları fotoğraflamanın bir yolu var mı merak eden Toledano, bana kalırsa dahiyane
bir fikirle onlara konsol oyunları oynatmış.
Bugün İzler ve Oyuncular adlı iki farklı projesine yer veriyorum. İzler'le ilgili
bir açıklama yapmaya gerek yok gibi, fotoğraflar kendi adlarına bolca konuşuyor.
Çorap, yüzük, sütyen ve saat izlerinin bu şekilde görselleştirilmesi çok etkileyici
geldi bana. Oyuncular ise Toledano'nun, bilindik portrelerin insanların gizli duygularını
ve dış dünyadan sakladıkları özelliklerini asla yansıtmadığı düşüncesinden doğmuş.
İnsanların kişiliklerinin onlar farkına varmadan yüzlerinde ayna gibi belirmesinin ve
o anları fotoğraflamanın bir yolu var mı merak eden Toledano, bana kalırsa dahiyane
bir fikirle onlara konsol oyunları oynatmış.
(İzler/Marks)
(Oyuncular/Gamers)
3 yorum :
İzler'e bayıldım. Böyle basit ama bizim bir türlü akıl edemediğimiz fikirlerden doğan eserler çok çekici oluyor.
"Oyuncular"ın fotoğraflarını ilk gördüğümde beceriksiz tiyatro oyuncularını kameraya almışlar sandım, acı gerçek farklıymış tabii. Etrafta insan yokken oyun oynamak lazım :p
İzler mükemmel bir konu seçimi olmuş. Normalde hiçbir fotoğrafta izlere rastlanmaz çünkü herkesin en saklamak isteyeceği şeylerden biridir. Hele o çorap lastik izleri bana acaip masum ve doğal geldi. Zaten Toledano'nun diğer çalışmalarına da bayılmıştım.
Yorum Gönder